Hızlı anlama, hızlı kavrama okuma hızını artırır. İyi bir ritm, karşılıklı uyum sağlamış göz ve akıl, kelimelerle cümlelerin alışılmış siluetlerini çeviklikle yakalayarak, satırların üzerinde uçuşurlar.
AKLIN ÇEVİKLİĞİ GÖZLERİ UYARMALI, AKIL, DAİMA GİRİŞKENLİĞİ ELDE BULUNDURMALIDIR
Kalabalık bir trafik içinde ilerlemeye çalışan bir otomobil içinde olmaktansa, bir helikopter ile yükseklerde uçup gitmek misalinde olduğu gibi, bütüne göz gezdirmeye çalışmak gerekir. Akıl daima gözlerin önünde yer alır.
Yavaş okuma sırasında akıl büyük bir tembellik içindedir. Gözlerin okumasını bekler. Göz okuyamazsa, geriye döner, durur, çabalar; akıl neden sonra, gözün okuduğunu kavramaya çalışır. Bütün yük gözler üzerindedir. Halbuki hızlı okumada akıl, daha gözlerin okumadığı, henüz sırası gelmemiş kelimeleri tahmin etmeye, kavramaya çalışmaktadır. Akıl bu aktif haliyle gözlerin en büyük yardımcısıdır.
Yavaş okumada akıl fren görevi yaparken, hızlı okumada çekici lokomotiftir.
“Leb demeden leblebiyi anlamak” misalinde olduğu gibi, çoğu zaman sözün nasıl biteceği, hangi kelimeden sonra hangi kelimenin geleceği bellidir. Akıl girişkenliği elde tuttuğu sürece hep önde koşacak, gözler ona yetişmek için alabildiğine hızlanacaktır.
İşte hızlı okuma bu yönüyle yavaş okumadan daha büyük bir dikkat ve zihin uyanıklığı ister. Yine bu yönüyle daha başarılıdır. Hızlı okuyan bu sebeple okuduğunu yavaş okuyana nispetle çok daha iyi anlar, kavrar.
İyi düzenlenmiş bir metne bakıldığında aklın önde gitmesine yardımcı olacak birçok işaretler vardır. Okumaya devam et →